17 Şubat 2020 Pazartesi

RoboCop 3 (1993)



İlk RoboCop filmini izlediğimde çok beğenmiştim, serinin ikinci ve üçüncü filminin kötü olduğunu düşünürek fazla bir beklenti içine girmeden izledim ama devam filmlerini de gayet keyif alarak izledim. Devam filmlerinin çok kötü olmamasının sebeplerinden birinin de işin arkasında Frank Miller'ın olmasından kaynaklandığını düşünüyorum. Benim gibi çok fazla efekte bulanmamış eski üsul salt aksiyon filmi izlemeyi seviyorsanız RoboCop serisi tam size göre. Seriden bağımsız olarak 2014 yılında Jose Padilha'nın yönettiği Joel Kinnaman'ın oynadığı RoboCop'u da beğendiğimi söyleyebilirim. 



OCP tüm şehiri ele geçirmeye kararlıdır, şehir de tam bir kaos hakimdir. Rehab'a bağlı ekipler operasyonlarını sürdürmektedir. Cadillac Heights, OCP'nin ele geçiremedi tek mahalledir. Burada yaşayanlar kendi aralarında örgütlenip, isyancı timi oluşturmuşlardır. 



Rehab ve ekibi isyancıların sığınaklarından birine operasyon düzenlemektedir. Murphy ve Lewis birliğe karşı direnmekte ve Lewis onların zararsız sivil olduğunu söyler. Rehab geri çekilmelerini söyler ama ikili direnmeye kararladır. Bu direniş memur Lewis'in sonu olur ve Rehab tarafından öldürülür. Ölmeden önce son sözü olarak Murphy'den adaleti sağlamasını ister. Murphy artık isyancıların tarafındadır. Serinin üç filminde de oynamayı başaran tek isim olan Nancy Allen'ın serinin tadı tuzu olduğunu söylemek mümkün. 



RoboCop'un taraf değiştirmesi ile oldukça güçlenen isyancıları durdurmak için Japon cyborg Otomo-san gönderilir. Samuray vari cyborg Otomo çok iyi kullanılmasa da filmle renk katmış. Murphy'nin racon kestiği mi desek ya da yargı dağıttığı yerler mi desek oldukça keyifliydi. 



Distopya şehir havası, neo noir atmosferi, bu atmosferin içine  katılan japonya sosu ile zihni fazla yormayan salt bir aksiyon filmi RoboCop 3. Fazla beklenti içine girmezseniz önceki iki film gibi keyifli anlar yaşayabilirsiniz.

8/10








Hiç yorum yok:

Yorum Gönder