26 Şubat 2020 Çarşamba

SOMA (2015)



Penumbra serisi ile oyun dünyasına giriş yapan Frictional Games, Amnesia serisiyle kendisine sağlam bir yer edinmişti. Korku oyunu fanları oyunu çoktan oynayıp bitirirken korku oyunlarıyla ilgili olmayan kişilerin bile kulağına küpe olmuştu adeta Amnesia ismi. Kendisi hakkında gelmiş geçmiş en korkunç oyun tabiri yapılırken kimi oynamaya cesaret edemiyordu kimi ise şans verip yarıda bırakıyordu. Bense oyunu ilk başta zor bulup yarım bırakanlardandım ama daha sonra cesaretimi topladım ve oyunu hakkını vererek bitirdim. Gerçekten şahane bir oyundu Amnesia: Dark Descent.



Frictional Games 2015 yılında bu sefer karşımıza korku ve gerilimi bilim kurgu ile muazzam bir şekilde harmanlayarak önümüze SOMA'yı sundu. Oyunun öyle sağlam bir hikayesi var ki rahatlıkla film veya dizi olabilecek kapasitede. Hikaye tabanlı oyunlar ile yarışabilecek hatta önüne bile geçebilecek seviyede bir konu var karşımızda. Kimse bir korku oyunundan bunu başabileceğini düşünmezdi ama Frictional Games bunu başardı. SOMA en iyi hikayeli oyunlar arasına adını yazdırmıştı.



Oyunda trafik kazası geçirdikten sonra beyin hasarı geçiren Simon Jarrett karakterini yönlendiriyoruz. Simon tedavi için çareyi Doktor Munshi'nin yeni geliştirdiği beyin tarama teknolojisinde aramaktadır. Doktorun ofisine gittikten sonra tarama gerçekleşir ve Simon kendini hiç ummadığı bir yerde ölümle nefes nefese kalacağı bir yerde bulur. Oyun harika bir şekilde başlıyor ve bitene kadar harika bir kurgu ile devam ediyor. Oyunun kendine has mekanikleri oldukça hoş. Oyun bizlere bulunduğumuz yerin atmosferini ve gerilimini çok başarılı bir şekilde aktarıyor. Seslerin de muazzam olduğunu belirtmek gerek. Özellikle suyun altında karanlıkta tek başımıza gezdiğimiz yerler harikaydı. O çıkan baloncuklar falan oldukça gerçekçiydi. Karakter seslendirlemeleri de oldukça başarılıydı. Karanlıkta tek başımıza dolaşırken bize Catherine'in sesi dostluk ediyor. 



Frictional Games yaptıkları işin hakkını sonuna kadar vermiş. Bilim kurguyu korku ile bu kadar iyi harmanlayan bir yapım görmemiştim daha önce. Event Horizon filminin hayranı biri olarak bu oyunu büyük bir keyifle bitirdim ve oyunun kesinlikle bir başyapıt olduğunu düşünüyorum. Özellikle finali beni çok etkiledi. Kimileri oyunun çok korkunç olmadığını söylesede gece kulaklık ile oynarken bazı anlarda kalp atışımın hızlandığını fark ettim. Soma her oyun severin şans vermesi gereken, şahane mekanikleri, oynanışı, bulmacaları, muazzam hikayesi ile sizlere unutamayacağınız bir deneyim yaşatacak. 

Oyunun sonunda tek dostumuz olan Catherine'in sesinin patlayıp ölmesi ve orada tek başımıza kalmamız, ondan sonra uzay gemisinde diğer Simon ve Catherine'in yıldızlar arasında kaybolması... Muazzam final muazzam.



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder